İstanbul 16°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Yüksek standartlı şehirler ancak iş birliğiyle mümkün

İstanbul gibi dünyanın en gözde metropolleri gelişen teknolojiyle birlikte akıllı şehirlere dönüşürken, bu değişimin öncüleri World Cities Expo İstanbul’17’de buluşuyor. İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın katılımıyla açılışı gerçekleşen Dünya Akıllı Şehirler Fuarı’17’nin ilk gününde “Teknoloji ve İnovasyon”, “Dijital Girişimcilik” ile “Eğitim ve Kültürel Yaşam” başlıklı oturumlarda akıllı şehirlerin geleceği konuşuldu.

Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Dünya Akıllı Şehirler Fuarı“nın açılış konuşmasını yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, “Kent nüfusunun hızla artması ve yoğunlaşmasıyla, her gün çok hızlı bir şekilde, adeta bir aritmetik düzende artış gösteren teknolojik gelişmelere tanıklık ediyoruz. 21. yüzyıl kritik bir eşik. Kentler cazibe merkezleri. Teknolojik gelişmeler zorunlu bir şekilde oluşuyor. 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 70’i kentlerde yaşayacak. Bu bir kehanet değil, gidişat bunu gösteriyor. Tabii, büyük şehirler ekonomik gelişmeleri de tetikliyorlar. Küresel hasılanın yüzde 80’i şehirler tarafından üretilmekte. Böylece şehirler, insanlar için bir çekim merkezi oluyorlar” dedi.

“İBB olarak pek çok yazılım geliştirip hizmete soktuk”

İnsanların yaşam kalitesini daha fazla yükseltmek için çalıştıklarını aktaran Topbaş, “İBB olarak pek çok yazılım geliştirip hizmete soktuk. Akıllı kent bağlamında ciddi mesafeler aldık. Mobil cep trafik ve İBB Navi gibi uygulamaları insanların hizmetlerine sunduk. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak kendi ürettiğimiz yazılımları ve tüm mobil uygulamaları bir platformda topladık ve İstanbullular bunlara çok kolaylıkla ulaşabiliyor” dedi.

Akıllı şehirler için sadece üst düzey teknolojilerin yeterli olmadığını aktaran Topbaş, “Teknolojik dönüşüm için aynı zamanda toplumsal dönüşüm de gerekiyor. Toplumun da buna hazır olması gerekiyor. Şehirler zaten her dönem kendilerine uygun teknolojileri kullanıyor. Kullanım artıkça kentsel alanlar hızla akıllı şehirlere dönüşüyor. Bu dönüşümün itici gücü olarak yenilikçi ve günümüzün teknolojileri görüyoruz. Akıllı çözümün can damarı ise verilerdir. Gerçek çözümlere ulaşmak için verinin gücünden istifade etmek gerekiyor. Üçüncü temel ayak ise bilinçli insanlardır. Toplumun bu seviyeye gelmesi ve bunu kabul etmesidir” dedi.

 

“Tüm paydaşlar birlikte hareket etmek zorunda”

Problemleri algılamak ve yönetmenin oldukça güçleşmekte olduğunu, öngörülmeyen birtakım sorunlarla karşı karşıya kalındığını hatırlatan Topbaş, “İşte bunları telafi edebilmek, refleksleri güçlendirmek için bir statik yönetim tarzı artık yeterli değil. Bununla baş etmenin, üstesinden gelmenin ve sorunları çözmenin yolu akıllı sistemlere geçiştir. Şehirlerin akıllı şehirler olmak zorunda olduğunu biliyoruz. Çünkü akıllı şehirler her alanda tasarruf sağlar. Dijital bir yaşamı ortaya koyar. Enerji, ulaşım, su tüketimi, atık, sağlık, kamusal hizmetler ve güvenlik gibi birçok alanda, çok daha ve sistematik bir hizmet ortaya koyar. Bu sistemin nasıl yakalanacağını, kimlerin karar vereceğini çok önemli. Hükümetler, yerel yönetimler, konut sektörü, teknoloji üreten bütün firmalara kadar tüm paydaşlar birlikte hareket etmek zorundalar. Yani bilgiyi paylaşmak, ortak olmak ve paydaş olmak zorundalar. Aksi takdirde çözüm bulmak mümkün değil. Kurumsal taassupları gözetmeksizin bilgiyi paylaşmak gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Yaşanabilir yüksek standartlı şehirler ancak iş birliğiyle mümkün”

Başkan Topbaş, bilgi ve teknolojinin paylaşımının artık kaçınılmaz hale geldiğini, bu konuda kamu yöneticilerine büyük görevler düştüğüne dikkati çekti.

“Ortak hedefler belirlemek, hedeflere birlikte yürümek ve çabaları birleştirmek gerekiyor” diyen Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yaşanabilir, sürdürülebilir yüksek standartlı şehirler kurmak ancak iş birliğiyle mümkün. Akıllı şehirler için sadece üst düzey teknolojiler de yeterli değil. Bununla da dönüşüm sağlanamaz. Aynı zamanda toplumsal dönüşüm de gerekiyor. Toplumun da buna hazır olması gerekiyor. Şehirler zaten her dönem kendilerine uygun teknolojileri kullanıyor. Kullanım artıkça kentsel alanlar hızla akıllı şehirlere dönüşüyor. Bu dönüşümün itici gücü olarak yenilikçi ve günümüzün teknolojileri görmekteyiz. Akıllı çözümün can damarı ise verilerdir. Gerçek çözümlere ulaşmak için verinin gücünden istifade etmek gerekiyor. Üçüncü temel ayak ise bilinçli insanlardır. Toplumun bu seviyeye gelmesi ve bunu kabul etmesidir.”

Şehirlerin 2020 yılına kadar 1,5 trilyon dolarlık bir kaynak ayırmaları gerektiğinin ön görüldüğünü vurgulayan Topbaş, akıllı toplu taşıma sistemleri, enerji tasarrufu sağlayan akıllı binalar, çevre ve atık yönetimi gibi basit uygulamalarla 2050 yılına kadar yaklaşık 22 trilyon dolarlık bir tasarruf sağlanacağı tahmin edildiğini kaydetti.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Yüksek standartlı şehirler ancak iş birliğiyle mümkün

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek bunu kabul etmiş olursunuz.