İstanbul 13°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • EmlakNews.com.tr
  • Şekip Avdagiç: Kısıtlı kaynakları enerji ve gayrimenkul emmesin

Şekip Avdagiç: Kısıtlı kaynakları enerji ve gayrimenkul emmesin

Son dönemde şirketlerin borçluluk oranlarının artması, 2001 yılında uygulanan İstanbul Yaklaşımı’na benzer bir borç yapılandırma modelini gündeme getirdi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) da en başından beri bunun destekçilerinden.

İTO Başkanı Şekip Avdagiç, bu noktada kaynakların rasyonel kullanılması gerektiğinin altını çiziyor, “Arzumuz üretim, ihracat odaklı şirketlerin öncelikli olması yönünde. Duran varlıkların nakde çevrilmesi sadece bir atımlık baruttur” dedi.

Geçtiğimiz günlerde inşaat sektörü temsilcileri tarafından gündeme getirilen; ‘konut stoku müteahhitlerden fona geçsin’ önerisine vatandaşlardan gelen tepkiyi hatırlattığımızda ise Avdagiç, “Tepki gösterenlere +1 olarak beni de ekleyin” yorumunda bulundu.

İstanbul Yaklaşımı tekrar gündemde… Peki sizin böyle bir yapılandırma planına bakışınız nasıl?

İstanbul Yaklaşımı’nı çok önemsiyoruz. Buna baştan beri çok destek verdik. Çünkü ekonominin bel kemiği şirketlerdir. Bu yapılandırmanın hem şirketlere, hem şirketlere kaynak sağlayan bankacılık kesimine hem de bu şirketlerin istihdam ettikleri insanlara faydası var. O insanlar işsizlik kervanına katılmayacak. Ayrıca şirketler devlete vergi ödemeye devam edecek. 2 yıldan başlayan vadeler söz konusu olacak diye biliyoruz. Ancak biz bunun kesinlikle bir şirket kurtarma operasyonu olmaması gerektiğini vurguluyoruz. O yüzden bunu bir finansal restorasyon planı olarak tanımlıyoruz.

+1 olarak beni de ekleyin

Bu arada inşaat sektöründen de ‘konut stoku müteahhitlerden fona devredilsin’ önerisi geldi. Ama bu açıklama çok tepki topladı…

Tepki verenlere artı 1 olarak beni de ekleyebilirsiniz. Şu anda konut stokunun fona devredilmesi piyasadaki konut hareketini hızlandıracak mı.. Hayır. İnşaatçıların yeni konut yapmasını sağlayacak mı? Hayır. Peki siz bu kaynağı üretime aktardığınızda daha fazla üretim yapılacak mı.? Evet. Daha fazla ihracat yapılacak mı? Evet. Daha fazla istihdam sağlanacak mı? Evet. Tabii bu ‘inşaat sektörüne paketten hiç pay ayrılmasın’ anlamına gelmiyor. Ama sanayi ve üretim kesiminde bu konuda ciddi bir rezistans var.

Bir atımlık barut

İTO’nun üyeleri arasında da inşaat sektöründen çok finma var… Tepki alabilirsiniz bu söylemlerinizden…

Evet üyelerimizin önemli bir kısmı inşaat sektöründen gelmiş olmasına rağmen bu konuya rasyonel bakıyorum. Ben ticaret odası başkanı olarak büyük resmi doğru okuyup görüşlerimi paylaşmanın gayreti içindeyim. Birilerini memnun etme gibi bir ölçütümüz yok. Tabii inşaat şirketleri de bu toplumun değeri.

Ancak ülkenin kaynakları kıt. Bu paket için oluşturabileceğimiz kaynağı, çok rasyonel yönetmemiz lazım. Bizim bu konudaki arzumuz üretim, ihracat odaklı şirketlerin öncelikli olması. Çünkü Türkiye’nin daha fazla üretime ve ihracata ihtiyacı var. Duran varlıkların nakde çevrilmesi sadece bir atımlık baruttur. Ülkenin doğrularını doğru bir şekilde ortaya koyarsak, çok daha iyi bir noktaya geliriz.

Üretimi alaşağı edenler alkışlanıyor!

Türkiye ekonomisine ilişkin beklentileriniz nasıl?

Ekonomide toparlanma emareleri görüyoruz. Temkinli ama yukarı doğru bir çıkış var. Haziran ayında üretim açısından geçen yıla yani kriz öncesi rakamlara yakın bir noktaya ulaştık. Kapasite kullanım oranı geçen ağustostan sonraki en yüksek dönem. Enflasyonda bir düşme var.

Eğer sonbaharı iyi yönetirsek belki hedeflenen rakamların da üstüne çıkarız. Türkiye’de bir şehir efsanesi var; şu anda siyasi arenada da konuşuluyor. Bir dönem Türkiye’nin finansını yöneten kadronun çok muhteşem işler yaptığı pompalanıyor. Ben tam aksine onların bugün Türkiye’nin yaşadığı önemli sorunlarda payı olduğunu düşünüyorum.

200 milyar TL’lik kredi bekliyor

Ne kadarlık kredi var yapılandırılmayı bekleyen?

Şu anda takibe düşmüş 116 milyarlık bir kredi var. 110 milyarlık bir kredi yapılandırıldı. Bizim bildiğimiz kadarıyla da 200 milyara yakın bir kredi de yapılandırılmayı bekliyor. Tabii bunun içinde iki önemli konu var; biri inşaat, biri enerji. Evet bu 2 sektör çok önemli ama bu kaynağı inşaat ve enerji emerlerse geriye üretim kesimine hiçbir şey kalmaz.

10-12 sene sonra su yüzüne çıktı

Ali Babacan’ın yeni oluşumundan söz ediyorsunuz sanırım…

Ben isim söylemiyorum. Sadece finans kökenli bir politikayla Türkiye’de üretim alaşağı edildi. Türkiye ithalat cenneti haline getirildi. Üreticiler rekabet edemez hale getirildi. Ama o zamanki bol parayla bu kamufle edildi. Fakat 10-12 sene sonra bu problem su yüzüne çıkı. Şu anda mutlaka ve mutlaka kur politikasının enflasyonla doğru orantılı yürümesi lazım. TL’nin aşırı değerli olmaması lazım. Türkiye’de çok uzun süre döviz fiyatları süründü. O dönem bütün ara malı üreticilerini öldürdük. Şimdi o dörnemdeki finans yöneticilerine alkış tutuyoruz. Halbuki çok hatalı bir politikaydı. Ben doların şu anda bulunduğu 5.50-5.80 bandının makul olduğunu düşünüyorum.

Havalimanından sonra 2. kilit proje Galataport

Bu yıl turizm rakamları iyi gözüküyor.. Sizin beklentileriniz nasıl?

İstanbul ilk defa ilk 5 ayda 5 milyon turisti geçti. Bu yıl ilk kez nüfusundan fazla turist ağırlayacak. Beklentimiz 15.5 milyon turist. Bu noktada bizim için önemli konulardan birisi kruvaziyer turizmi. 4 yıldır ilk defa Türkiye’ye kruvaziyer geldi. Nisan 2020’de Galataport devreye girdiğinde bu sayı artacak.

Galataport, İstanbul’un yüz akı olan yeni havalimanından sonra, şehrin ikinci kilit projesi. Henüz havalimanı kadar konuşulmuyor ama çok önemli bir proje olacak. Sonraki fazda devreye girecek bir de Tersane Haliç projesi var. Bu iki projede 2’şer modern sanat müzesi olacak.

Sanattaki oligopol yapı dengelenecek

Hangi müzeler bunlar?

İstanbul Modern çok önemli bir uluslararası mimarın çizgileriyle yeniden hayat buluyor. İkincisi Mimar Sinan’ın yaptığı bir altyapıdan dönüşen bir müze var. Diğer tarafta Koç Grubu Sadberk Hanım Müzesi’ni Boğaz’dan alıp Haliç’e kuracak. Yakın zamanda Koç Grubu Dolapdere’de Arter’i açıyor.

Bu müzeler hem İstanbul’a gelen turist açısından çok önemli hem de diğer yandan İstanbul’daki sanat piyasasında oligopol bir yapı var. Ve bu oligopol yapı ancak bu tip yapıların çoğalmasıyla dengeli hale gelebilir.

Volkswagen süreci olumlu ilerliyor

Bu aralar yabancı yatırımcının Türkiye’ye bakışı nasıl?

Volkswagen Türkiye’yle ilgili kararını vermek üzere. Ben TAYSAD’ın da yönetim kurulundayım. Süreç olumlu ilerliyor. Yakın zamanda açıklanacaktır. Ve bunun çok önemli sonuçları olacak. Ana modül yatırım dışında, en az bunun yüzde 70’i kadar da tedarik sanayi yatırımı olacaktır.

Volkswagen kadar popüler değil belki ama en az onun kadar önemli bir yatırım daha var. Socar BP’yle birlikte 2 milyar dolara yakın yatırımla petrokimya tesisi yatırımı yapacak. Ayrıca THY de Sun Ekspres’le Antalya’da bakım tesisi kurmak üzere bir adım attı.

Şenay Büyükköşdere-Akşam

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Şekip Avdagiç: Kısıtlı kaynakları enerji ve gayrimenkul emmesin

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek bunu kabul etmiş olursunuz.