ERA: Kanal İstanbul üç kıtanın lojistik aktarma merkezi olacak

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Yakın zamanda yapımına başlanacak olan Kanal İstanbul projesinin en başta Avrupa, Asya ve Afrika olmak üzere tüm dünyaya etkisi olması bekleniyor. ERA Gayrimenkul Türkiye Gayrimenkul Geliştirme Direktörü Ufuk Şevki, projenin Avrupa, Asya ve Afrika kıtaları arasında çok iyi bir lojistik merkezi haline geleceğini belirterek özellikle Avrupa yakasında bu sayede gayrimenkullerin değerinin artacağını söyledi.

‘Asıl amaç gemi trafiğini rahatlatmak ama…’

Kanal İstanbul projesinin asıl amacının gemi trafiğini rahatlatmak olduğunu ifade eden Ufuk Şevki, bununla beraber projenin pek çok açından çok değerli olduğunu kaydetti. Belirlenen güzergaha göre, Küçükçekmece Gölü’nden başlayarak Sazlıdere Barajı üzerinden Karaburun’dan Karadeniz’e bağlanacak olan Kanal İstanbul projesinin Türkiye’nin konteyner hareketliliğinin yaklaşık yüzde 50’sini taşıyan Ambarlı Limanı’nı kullanan araçlar için de son derece önemli olduğunu ifade eden Şevki, şunları söyledi;

“Avcılar, Beylikdüzü gibi yoğun konut alanı da projenin batısında kalacağı için su an İstanbul Boğazı’ndaki köprülerden daha kapasiteli ve birden fazla köprülere ihtiyaç duyulacak. Karadeniz kıyısında inşa edilen 78 milyon metrekarelik 3.Havaalanı’nın da oluşturacağı kara ve hava trafiğine Kanal İstanbul’un trafiği de eklendiğinde kontrol edilmesi güç bir hal alacak.”

‘Yeni yatırımlar artacak’

Küçükçekmece Gölü’nden başlayarak Durusu üzerinden Karadeniz’e bağlanacak olan Kanal İstanbul projesinin harfiyat ve istimlak bedellerinin daha az maliyet yaratacağını kaydeden Şevki, “Buna karşılık İstanbul’un temiz su ihtiyacı en üst seviyeye çıkacak. Alternatif güzergah olarak Silivri ve Selimpaşa arasından başlayarak Çatalca üzerinden Karacaköy’e geçildiğinde Kanal İstanbul projesinin harfiyat ve istimlak bedelleri yüksek olmakla birlikte en uygun güzergah olarak görünüyor” dedi.

Kanal İstanbul projesi ile her durumda bir ada oluşacağı için bu adanın enerji, su, ikmal gibi sosyoekonomik ve kültürel etkileşiminin de iyi planlanması gerektiğine dikkat çeken Şevki, “Bunların hepsi yeni yatırım anlamına geliyor. Yeni yatırımlar bölgenin ve İstanbul’un değerini katlayacak, gayrimenkul fiyatları da doğru orantılı olarak yükselecek. Bu çalışmalar ekonomiye yukarı yönlü bir ivme kazandıracak ve pek çok sektör için yeni iş alanları açacak” diye konuştu.