İstanbul 17°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Bakan Fakıbaba, şeker fabrikalarına talip

Ahmet Eşref Fakıbaba, Türkiye’deki Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşlarınca düzenlenen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Şeker fabrikalarının özelleştirilmesine de değinen Fakıbaba, “8’i özel bazı kooperatiflerin elinde, 25 tane de devletin elinde fabrika var. Bu 8 özel fabrika 1 milyon ton, bizim elimizdeki 25 fabrika ise 1 milyon 400 bin ton şeker üretiyor. Devlet olarak özel sektörle yarışmak zorundasınız. O zaman biz Türkiye’deki bütün özel sektörleri kapatalım… Bu doğru bir olay mı? Rekabetin olması lazım. Bütün şeker fabrikaları özelleştirilsin mi? Hayır. Stratejik ürünlerde mutlaka devletin regülasyon görevini yapması lazım” değerlendirmesinde bulundu.

Fakıbaba, şeker fabrikaları özelleştirildiğinde daha fazla küspe üretileceğini, bu alanda çalışan kişi sayısının çoğalacağını, üretimin artacağını ve fiyatların daha fazla düşeceğini, bunun da çiftçi ve ülke için faydalı olacağını söyledi.

Özelleştirilen fabrikalara belirli kotalar verileceğine dikkati çeken Fakıbaba, “Fabrikalar kotaları kullanmadıkları takdirde, bu kotalar tekrar devletin fabrikalarına geçecektir. Orada çalışan işçilerin haklarına hiçbir şey olmayacaktır” ifadesini kullandı. Fakıbaba, devletin Türkiye’nin çıkarlarını düşünerek hareket edeceğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

“Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak biz de talipli olacağız. Şartlarımız uyduğu takdirde Tarım Kredi Kooperatifleri olarak birkaç fabrikayı biz almayı düşünüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devleti, AK Parti hükümeti mutlaka halkın lehine olan kararları alan bir hükümettir. Bu kararların doğru olduğuna yürekten inanıyorum. Şeker fiyatları düşecektir, çiftçimiz daha mutlu olacaktır, sayı artacaktır, üretim artacaktır ve nişasta bazlı şekerle rekabet oranımız çok daha iyi olacaktır, nişasta bazlı şekere ihtiyaç daha fazla azalacaktır. Çünkü fiyatları düşürmüş olacağız. Bu bağlamda inandığım şeyi söylüyorum, bu şekilde özelleştirmenin Türkiye’ye, çiftçiye zararı yoktur, faydası vardır.”

“Anlaşma yok, ithal edilecek olsa dahi bu küçük çaplı olur”

Bir gazetecinin Rusya Tarım Bakanı Alexander Tkachev’in, Türkiye’ye et, süt ve balık ihraç etmeye hazırlandıklarına ilişkin açıklamasını hatırlatması üzerine Fakıbaba, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının böyle bir görüşmesinin olmadığını söyledi. Fakıbaba, Türkiye’nin süt fazlası olduğuna dikkati çekerek, Et ve Süt Kurumunun (ESK) piyasayı regüle etmek için zaman zaman süt aldığını bildirdi.

Su ürünlerinde Türkiye’nin 2023 yılı hedefinin 1 milyar dolarlık ihracat olarak belirlendiğini anımsatan Fakıbaba, bu yıl söz konusu rakamı geçmeyi umduklarını dile getirdi. Fakıbaba, ülkelerin siyasi olarak birbiriyle alışveriş yapmak zorunda olduklarının altını çizerek, şöyle devam etti:

“Gittiğiniz ülkede diyorlar ki ‘Sizden bu kadarlık mal alıyoruz, siz bizden ne alacaksınız?’ Bu en fazla et konusunda oluyor. Mecburen bir şeyler almak zorunda kaldığınızda et gündeme geliyor. Süt ve su ürünlerini ilk defa duyuyorum. Genelde ülkelere gittiğimizde mutlaka ihracat ve ithalat şeması ortaya çıkıyor, ülkelerle oturup bir yerde anlaşmak zorunda kalıyorsunuz. Bu pazarlıklar oluyor. Bu bağlamda süt ve su ürünleriyle ilgili bizim bilgimizde böyle bir konu yok ama et ile ilgili konuşulduğunu biliyorum. Genelde halkın sandığı gibi Türkiye’nin et ihtiyacından değil, siyasi amaçlı olarak veya ihracat yaptığınız ülkelerden ithalat da yapmak zorunda olduğunuzdan dolayı bazı kalemlerde ister istemez bazen böyle şeyler gündeme gelebiliyor.”

Yerli üreticilerin kendileri için “vazgeçilmez” olduğunu vurgulayan Fakıbaba, Bakanlığın desteklerinin devam ettiğini anlattı. Fakıbaba, üreticilerin Bakanlığın desteklerinden memnun olduğunu dile getirerek, “14,5 milyar liralık desteğimiz var, şu ana kadar 5 milyar liralık desteğimizi ödemişiz ve ödemeye devam edeceğiz. 2019’da da üreticilerimizi desteklemek adına çok daha güzel şeyler yapacağız. Hiç olmayan destekler de veriyoruz. Mesela et ithal ederken, Et ve Süt Kurumu 23,8 liradan aldığı etin fiyatını 25,5 liraya çıkardı ve hiç yokken hayvan başı 250 lira destek verdi. Yeterli mi? Yeterli olması için her defasında çalışmalarımızı artırıyoruz” diye konuştu.

AA

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Bakan Fakıbaba, şeker fabrikalarına talip

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek bunu kabul etmiş olursunuz.