2002 yılından bu yana istikrarın bir türlü sağlanamadığı eğitimde; gericileşme, niteliksizleşme ve piyasalaşma hız kazanarak ilerledi. Her köşe başına üniversite açan AKP iktidarının Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ise önceki gün yaptığı açıklamada “Herkes üniversiteli olmak zorunda değil. Sen ağa ben ağa bu sütü kim sağa” gibi tartışma yaratan açıklamalarda bulundu.
Bakan Selçuk konuşmasının devamında “Asıl projemiz, meslek liselerini güçlendirerek üniversitedeki yığılmayı azaltmak istiyoruz. Üniversite öğrencisi sayısı çoksa o ülkede sorun vardır. Az öğrenci sayısı varsa başarılıdır. Meslek liselerine karşı oluşan olumsuz yargıyı yönetebiliriz” ifadelerini kullandı. Eğitim uzmanları ise bu açıklamanın AKP’nin kötü eğitim politikasının itirafı olduğunu belirtirken öğrencilerin sermaye için ucuz işgücü olarak eğitilmek istendiğine dikkat çekti.
Eğitim Sen Yükseköğretim ve Eğitim Genel Sekreteri Özgür Bozdoğan, Selçuk’un açıklamasının AKP’nin başarısız eğitim politikalarının bir itirafı olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Siyasal iktidar bu hamlesiyle üniversitelerin piyasaya açılması, yaygınlaşması ve üniversite eğitiminin alınır satılır bir metaya dönüşmesinin önünü açtı. Bir taraftan da her yere bir üniversite açarak üniversitelerin bir nevi nitelik kaybı yaşamasına neden oldu. Üniversitelerin her yere açılmasını siyasi propaganda haline getirdi. Fakat her yere açılan üniversiteler ve bu üniversitelere devam eden öğrencilerin yaşadığı ciddi bir hoşnutsuzluk ve mutsuzluk var. İstihdam yaratılmadığı için üniversiteli işsiz sayısı her geçen gün artıyor.”
Ucuz iş gücü yaratmak istiyor
Bozdoğan, eğitimin sermayeye ucuz işgücü sağlamak için kullanılmak istendiğini şu sözlerle açıkladı: “Şu an geldiğimiz aşamada Ziya Selçuk, üniversite eğitiminin kısıtlı sayıda öğrenci için yapılması, öğrencilerin ya da vatandaşın büyük bir bölümünün ise sermaye için ucuz işgücü olarak eğitilmesi gerektiğini, bu anlamda da bütün yurttaşlar için gerekli olmadığını göreve geldiğinden bu yana sürekli söylüyor. Selçuk’un son konuşması, eğitimin piyasa için yeniden örgütlenmesi ve piyasa için yapılan eğitim anlayışının açıkça ifade edilmesi. Burada görülmesi gereken şey şu: AKP’nin Ziya Selçuk yönetimindeki Milli Eğitim Bakanlığı, yurttaşa sermaye için ucuz işgücü olmayı vadediyor.”
Kast sistemini getirmek gibi
Eğitimci yazar Pervin Kaplan ise eğitimin anayasal hak olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Burada yapılacak tartışma öğrencilerin üniversiteye gidip gitmemesi değil, öğrenciler temel yeterliliklere sahip mi değil mi? Türkiye’de eğitim bir sınıf atlama aracı. 12 yıl boyunca temel bilgi ve beceri yeterliliklerinin kazandırılması gerekli. Ondan sonra meslek yüksekokullarının yapılandırılarak oraya taşınması lazım. Müzik gibi özel yetenek alanlarında bunun eğitimi verilir ama bazı öğrencileri meslek liselerine yönlendirmeye çalışmak demek kast sistemini getirmek demek. Meslek liselerinde okuyan öğrencilerin daha çok düşük gelir gurubundaki ailelerin çocukları. Aile işçi, sen de işçi olacaksın.”
15 yılda 129 üniversite açtılar
AKP iktidara geldikten hemen sonra hızlı şekilde üniversite açmaya başladı. İlk 8 yılda üniversitelerin sayısı 2 katına ulaştı. AKP sadece 2006-2007 yılları arasında 22 üniversite açtı. Üniversite sayısı her yıl artarak ilerledi. 2003 yılında 77 olan üniversite sayısı ise 2018 yılına gelindiğinde 2,6 kat artarak 206’ya çıktı.
1,2 milyon üniversite mezunu işsiz
AKP’nin iktidarda bulunduğu 15 yılda işsiz sayısı 10 kat arttı. Türkiye İş Kurumu’nun verilerine göre 4 kayıtlı işsizden 1’i üniversite mezunu. 1 milyon 200 bin üniversite mezunu işsiz. Yaklaşık 7,7 milyon üniversite öğrencisi birkaç yıl içerisinde mezun olacak.
Rıfat Kırcı-Birgün
News
GENEL
KONUT PROJELERİ
GÜNDEM
AJANDA
GÜNDEM
GÜNDEM